Yüzleşme
31 Aralık 2011
Bir daha hiç yazamayacağım sandım. Hiç konuşamayacağım, gülümseyecek bir şeylerimiz olmayacak sandım…
Dünya dursun istedim… Durmadı, döndü…
Yüzleşelim biraz sizinle dedi… Aldım karşıma oturttum. Çok şeyi varmış anlatacak… Sabah olduğunda biz büyümüştük… Bu sene, koca sene, devirdiğim/z onca sene… Buharlaştı gitti işte… Bir gecede büyüdük biz, hepimiz.
Güzel kızım,
Ne kadar büyük olduğunuzun farkında değilsiniz henüz. Sen ve Saner. Siz tutunacak koca bir dal oldunuz. Biz büyükler sizin gövdenize sığındık. Tekrar gülebildik... Nasıl gülmeyiz ki “bu hafta satranç dersinde sen hangi taş oldun?” diye sorduğumda “rezil oldum anne rezil” diye haykırmana. “Vezir” olmuşsun meğer ; ) Ya da “aba aba” diye senin peşinde koşan Saneriko’muz… Bir arada olamadığınız, ayrı düşünce yapamadığınız o halleriniz… Tutunduk sizlere, gözlerinizdeki ışıltıya…
Dün… haberi geldi. Yeniden doğduk her birimiz. Hep beraber başaracağız. İnanıyoruz. Biz gücünü birbirinden alan büyük ve şanslı bir aileyiz.
Evet olgulaştık o gece… Hayatın anlamı ve anlamsızlıkları o gece yerini buldu zihnimizde. Affettik ve iyimser insanlar olduk… Ama zamanı geri almak için, sıradan ve sığ insanlar olmayı tercih etmez miydik?
Bu sene böyle bitsin. Yeni sene sağlık versin.
Gayrı'sı nasılsa oluyor.