İkiye doğru

7 Nisan 2009

Birazdan dayısının geleceğini söylediğimde koşarak odasına gider, allanır pullanır, kulağı kapıda bekler.



Pazar sabahı kahvaltıya Polenezköy'e gidilir, salıncakları bırakıp dönmek istemez, avazı çıktığınca itiraz eder.



Yemeğini erken bitirince, bakalım karnın doymuş mu diye göbeğine bakıyoruz. Sorudan bıkmış olmalı ki, tekrar sorulunca bir hışım atar üzerindekileri, daldırır elini göbüşüne ispat edercesine... İyi de biz bunu sen soyunmadan da anlardık ki annecim : )



Vee bu akşamın bombası. Ablası mutfağı toparlarken, babasıyla beraber tupper kapaklarından direksiyon yapmasıyla başlayan oyun çığırından çıkar. Çekmecelerde ne kadar kap kaçak varsa salonun ortasına getirilir. Hatta o kadar çığırından çıkar ki uyurken onları yanında ister. Allahtan Şişman yalnız uyuyamaz da, ona kıyamayıp ayrılır kap kaçağından :)




4 yorum:

ipek aral kişioğlu 7 Nisan 2009 02:50  

Sizdeki gibi bizde de bir umum mutfak kap, kacak, tencere, tava, süzgeç ve diğer malzemelerinin el, kol, kafa ve vücudun farklı bölgelerine yerleştirilerek evin dört köşesine dağıtılması bu aralar en favori oyun. Gelin görün ki bu oyun hakkında anneler bebekleri ile aynı hisleri paylaşamıyor ! .. :)

SenBenCem 7 Nisan 2009 10:29  

Ayy Gökşen çok özledim Lalcikimi. Her bir resim birbirinden güzel, hele şu kafasında mavi kap olan süperrr.

Gökşen 7 Nisan 2009 20:01  

Handecim, yakın gelecekte Jim-Lal buluşması ayarlayalım o hal.

gfgmqttzkay 16 Aralık 2009 23:54  

, [url=http://cewshrfzefop.com/]cewshrfzefop[/url], [link=http://msyzerxowtmi.com/]msyzerxowtmi[/link], http://tcdmfmfvxuvo.com/

Yorum Gönder